“Uyutmak” değil, “ötanazi”! TBMM’de Sokak Hayvanları Yönetmeliği – Son Dakika Siyasi Haberler
Sokak hayvanlarına ilişkin düzenlemelerin yer aldığı Hayvanları Koruma Kanunu’nda değişiklik yapılmasına ilişkin yasa tasarısı TBMM Başkanlığı’na sunuldu. AK Grubu Başkanı Abdullah Güler, tasarıya ilişkin yaptığı açıklamada, 20 yılda yaklaşık 2,5 milyon sokak köpeğinin 550 bine yakınının sahiplendirildiğini söyledi.
Güler, “Ülkemizin birçok bölgesinde alınan tedbirlere rağmen yerel yönetimlerimizin geldiği nokta yetersiz” dedi. Kuduz riski taşıyan temaslıların hastaneye başvurularının arttığına dikkat çeken Güler, şöyle konuştu: “Bu rakam 400 bini aştı. Kuduz riski nedeniyle bazı mahallelerimizde karantina uygulanıyor. Ayrıca dışkı hayvanlarından kaynaklanan birçok hayvan hastalığı var.” Bizimkileri tehdit ediyor. 5199 sayılı kanunumuz bunu hayvanları koruma çerçevesinden çıkarıp, insanı merkeze alıyor.” Hayvanların korunması, çevrenin korunması ve halk sağlığının korunması başlığı altına koyduk” dedi.
Güler şunları söyledi:
“Kanunumuzun amacı sadece hayvanları korumak değil, aynı zamanda insan hayatını ve toplum sağlığını da korumaktır. Tarım ve Orman Bakanlığımızın uygulamalarını teşvik etmenin ve desteklemenin yanı sıra kanunumuzun bazı maddelerindeki uygulamayı da değiştiriyoruz. ve diğer bakanlıkların, başıboş köpekleri bulundukları yerlerden alıp barınaklarda kaliteli yaşam alanları oluşturmaları, sahiplenmeleri güçlü bir şekilde teşvik edilecek, özellikle bu barınaklarda kısırlaştırma için ameliyathaneler kurulacak ve diğer cihazlar için ekipman desteği sağlanacak. .
Ancak barınakların bir yaşam kalitesi olduğunu biliyoruz ve hayvandan hayvana bulaşabilen hastalıkların yanı sıra hayvandan insana da bulaşabilen hastalıkların olduğunu da biliyoruz. Kuduza yakalanma riski taşıyan, agresif hale gelmiş, hiçbir şekilde rehabilite edilemeyecek, özellikleri gereği anatomik yapısı bozuk olan ve gerektiğinde sahiplenilemeyecek köpekler için yine hukuk ve sağlık kavramının belirlediği bir kavramı kullanıyoruz. , mevcut ırksal özellikleri nedeniyle. Mevcut huzurevlerinin kalitesini, yaşam kalitesini ve barınma olanaklarını artırmak, hasta hayvanlarımıza daha iyi bakım sağlamak amacıyla ötenazi kavramına bu sahipsiz köpeklerin hayatına ötenazi yoluyla son verme fırsatı sunuyoruz.
Bu durumda otorite 2004 yılında yürürlüğe giren yasamızdır. Avrupa’ya baktığımızda tüm görev, yetki ve sorumluluklar yerel yönetimlere ve belediyelere aittir. Dolayısıyla bu kanunlarda hayvan bakımı, beslenmesi ve barınması konusunda mükemmel örnek olan belediyelerimiz var ve ne yazık ki kanunun açık düzenine rağmen büyükşehirlerde nihai bütçe büyüklüğünün binde 3’üne eşit oluyor. 5199. Nüfusu 25 binin üzerinde olan ilçe ve illerimizde bu bütçenin binde 5’inin bu barınak ve hayvanların bakımı için ayrılıp kullanılması gerekiyor ama maalesef bunu kullanmayan, yeterli çalışma yapmayan yerel yönetimlerimiz de var. Bu konuda.
Kanunun açık emrine rağmen gereğini yapmayan, bu sorunu daha da büyüterek sokak köpeği popülasyonunu artıran belediye başkanları, meclis üyeleri ve idari görevlilere altı aydan iki yıla kadar hapis cezası öngörüyoruz.
Sahiplendikleri köpekleri doğrudan sokağa bırakanlardan da evcil hayvan başına ücret alınıyor. 60 bin Türk lirası İdari yaptırım uygulanacaktır. Hayvanları toplayıp başka ilçe sınırlarına atanlara hayvan başına 50 bin TL idari para cezası verilecek.
Belediyelerin yeni uygulamaya geçiş süresi 2028 yılına kadar uzatıldı
Güler, açıklamasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Belediyelerin yeni uygulama için geçiş dönemi hazırlıklarını 2028 yılına kadar uzattığını belirten Güler, şöyle konuştu: “Ancak bu geçiş döneminin bütçe imkanlarını hemen kullanacaksınız, dolayısıyla yaptırımlara tabi olduğum yönetimler de var. Bu konuya kayıtsızım ve ilgisizim.”
Köpek sahiplenme süresinin sorulması üzerine Güler, “Barınaklardaki hayvanların bakımı devam edecek. İnsanların bir arada yaşadığı bir bölgede zarar veren köpekler ayrıştırılmalı ve sağlıklı hayvanların yaşam kalitesi artırılmalı.” Çünkü kararlar personelimiz, veteriner memurumuz veya yöneticimiz tarafından veriliyor.”
Güler, ötenazi yapılıp yapılmayacağının kontrolüne ilişkin de açıklama yaptı: “Hayvanı herhangi bir nedenle öldürmenin cezası 1 yıldan 4 yıla kadardır. Ötenazi kelimesinin kullanılmasının nedeni ise hayvanın yaşamının sonlandırılmasının gerekli olmasıdır. onlara işkence etmeden uyuşturucuyla hayatlarını sürdürüyorlar.”